BABAMA

Alçakgönüllü, sabırlı, tevazulu, insancıl ve merhamet sahibiydin,

 Hak’ka yürüyünceye kadar kalbini kırmadın hiçbir garibin,

 Yaşam felsefen hep haklarını korumaktı ezilenin ve sömürülenin,

 Canından can ettin, kanından kan ettin, iyi ki var ettin beni Babam.

Çağdaş, Atatürkçü, laik, hümanist ve uygar bir Bektaşi Dedesiydin,

Buyruklarını, deyişlerini Tüm Talip Canlara sevgiyle dinletirdin,

Dervişlik geleneğinin Uluğbey Kasabası’nda ki son neferleriydin,

Ablalarım Hesna’yı ve Şengül’ü ne kadar çok severdin Babam.

İnsan-ı Kamile ulaşabilmek için sıkı bir iç disiplin gerekli derdin,

İnsan kendi nefsini köreltmeli felsefesiydi, en önemli öğrettiğin,

Daima, ilmin başının sabır olduğunu söyler, ilme çok değer verirdin,

Ağbeylerim Hasan’ı ve Metin’i okutmak için ne çok emek verdin Babam.

Kerbela’ya çok üzülürdün, İmam-ı Hüseyin’i hiç dilinden düşürmezdin,

Ehlibeyte sıtk-ı’la bağlıydın, sazının tellerindeydi matem ve mersiyelerin,

Oniki imamlar, Ondört Masum-u Pak ve Onyedi Kemerbest’ti rehberin,

Torunların Ozan, Uğur, Hasan, Canan, Sibel ve Cem’i ne çok özlerdin Babam.

Son dörtlüğünde; “Aşık Hüseyin’im kalır soluk resmin, Birde güler yüzün tatlı dilin,

Yinede var ise ölümsüz eserin, İşte ölümsüz denen insan O’dur.” dedin,

Meşaleyi öncelikle Evlatlarına, Torunlarına ve Taliplerine verdin,

Annem Fadime TÜRKARSLAN’a kavuştun, gözün arkada kalmasın, orada rahat uyu

Babam…….

                                                                                      Veli TÜRKARSLAN

                                                                                      Maden Mühendisi